Bölücü başı Öcalan inciler döktürmeye devam ediyor.. İmralı mahkumu Erdoğan'ı hedef aldı.
Terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan, Kılıçdaroğlu'na kuşkuyla bakıyor. Baykal'ın ulusalcı kesimlerin yetersiz görüldüğü için tasfiye edildiğini ima etti. Kılıçdaroğlu'nun çözümden ziyade bu planın parçası olarak CHP'nin başına getirilmiş olabileceğini savundu...
Başbakan Erdoğan’ın grup konuşmasıyla kendisini tehdit ettiğini iddia eden Öcalan, “Gördüğüm kadarıyla devlet barış yapmaktan, PKK de devrim yapmaktan korkuyor” dedi.
Öcalan haftalık görüşmesinde avukatlarına ilginç açıklamalarda bulundu. Terör örgütüne yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı (ANF) teröristbaşının sözlerini sitesinde yayınladı..
KENDİ KARARLARINI KENDİLERİ VERSİN
Benim koşullarım ortada, kimse bana güvenerek, bana dayanarak iş yapmasın, kendi kararlarını kendileri versinler. Ayrıca burada ne olacağım da belli değil, beni burada yarın bile öldürebilirler.
BENİ TEHDİT ETTİ
Erdoğan dünkü (Salı günü) konuşmasında beni tehdit etti. Ama ben direneceğim, kimliğimden, onurumdan taviz vermeyeceğim, son nefesime kadar onurumla direneceğim bütün halkımız bunu böyle bilsin. Devlet barış istiyorsa ben buradayım. Ben burada açıkça şunu söylüyorum. Benim gördüğüm kadarıyla devlet barış yapmaktan korkuyor, PKK de devrim yapmaktan korkuyor.
ERDOĞAN KÜRTLERİ KARI OLARAK GÖRÜYOR
Şimdi Erdoğan’a cevap vermek istiyorum. Erdoğan son grup toplantısında yaptığı konuşmalarında çok sert BDP’yi, bizi suçluyor. İşte burada tecavüz, zor kültürü var. BDP de Erdoğan’ın neden böyle bir şey yaptığını tam olarak anlayamadı. BDP’nin Erdoğan’a vermesi gereken cevabı şöyle olmalıydı; “Evet ben küçük bir parti-grup olabilirim, senin içinde de Kürtler var, sana destek olan Kürtler de var ama bana destek veren, kendi iradesiyle özgür bir şekilde varolmak isteyen beş milyona yakın Kürt de var” demeliydi.
Erdoğan burada belki ifade edilmesi hoş değil ama Kürtleri “karı” olarak görüyor. Bu benzetmeyi kullanmak çok uygun olur mu, ama durum budur. Erdoğan Kürtlere bu gözle bakıyor.
KILIÇDAROĞLU ÇÖZÜM İÇİN GETİRİLMEDİ
Kılıçdaroğlu meselesini anlamak için özel savaş kesimlerinin Baykal’ı neden düşürdüğünü anlamak lazım. Şimdi Baykal çözümün önünde engel olarak görüldüğü için mi tasfiye edildi yoksa özel savaş lobisi tarafından onların istediği pozisyona yeterince gelmediği için, yetersiz görüldüğü için mi tasfiye edildi? Bu soruyu tersten de sorabiliriz; Kılıçdaroğlu bir çözümün önünü açmak için mi getirildi yoksa Deniz Baykal’ın ulusalcı politikaları yetersiz görüldüğü için mi onun yerine getirildi? Bu soruların cevabını zaman gösterecek. Bu nedenle Kılıçdaroğlu hakkında net bir düşünce ifade etmek istemiyorum.
İRAN'A SICAK MESAJLAR
Oradaki Kürtler de demokratik mücadelelerini, demokratik örgütlenmelerini geliştirmeliler. Mesut Barzani Türkiye’den sonra Almanya ve Fransa’yı ziyaret etmiş. Gidip herhalde Almanya İngiltere ile yeni konsept üzerine konuşacak. Bu konuda onları daha önce uyarmıştım. Tüm Kürtlere yönelik katliam tehlikesi var, tehlikenin farkında olmalıdırlar.
ABD VE İNGİLTERE ÇÖZÜMÜ ENGELLEDİ
İngiltere ve Amerika, Anglo-Sakson siyaseti Irak’a müdahaleyi önlerine koymuşlardı, Ecevit buna karşı çıkıyordu, Kürt meselesinin çözümünde de atmak istediği adımlar vardı, bu nedenlerle Ecevit’i tasfiye ettiler. Bu güçler Güney’de kendilerine bağlı bir Kürt federe devleti karşılığında Kuzey Kürtlerinin ve PKK’nin ezilmesine, tasfiyesine onay verdiler. Kuzey’deki Kürtler bu şekilde Anglo-Sakson’a bağlı Güney oluşumuna feda edilmiştir