Eğer birini öldürmek istiyorsan konuşma, yap!" Vahşi Batı'nın sıcak güneşi altında yanan tenim, alnımdan yüzüme doğru yol alan ter damlacıklarıyla rahatlamayı umuyor, ancak her defasında da yolun yarısında kızgın kumlara doğru dalış yapıyordu. Rahat bir yatakta yatarken içi buz dolu bir viskiyi yudumlamak çok iyi olurdu aslında, ancak ne yazık ki seçim şansım yok. En azından herkesi öldürüp, altınları ele geçirene kadar…
Vahşi Batı temalı oyunlara bir göz atalım; Desperados, Gun, Call of Juarez ve Red Dead… Mutlaka başkaları da vardır, ancak en çok bilinen yapımlar bunlar. Peki şimdi de Vahşi Batı temasını sadece multiplayer oynanışta deneyen isimlere bakalım. Biraz düşündüm de aklıma Lead and Gold'dan başka bir oyun gelmedi. Fatshark tarafından geliştirilen bu yapım, ilk duyurulduğu günden bu yana merakla beklediğim oyunlardan bir tanesiydi. Öyle ki yapımcı ekiple röportaj dahi yapmıştım. Sonuç olarak Şimdi benim de monitörümde kovboylar birbiriyle çatışıyor, ardı arkası kesilmeyen patlamalardan sağ çıkmaya çalışıyorlar. "Unutma. Ortak sayısı azaldıkça, kişi başına düşen altın miktarı daha da artacak!"
Lead and Gold, multiplayer oynanış üzerine kurulu olan ve senaryo modu barındırmayan bir yapım. Modern Warfare 2'nin çoklu oyuncu modlarından sonra yeni Wolfenstein oyunuyla bayağı iyi zaman geçirmiştim. Arada yaptığım Quake 3 kaçamakları devam ederken, envantere şimdi de Lead and Gold'u eklemek istedim. Seçebileceğimiz dört farklı sınıf var; Blaster (Coach Gun, Admiral), Deputy (Repeater Carbine, Admiral), Trapper (Buffalo Rifle, Admiral), Gunslinger (Negotiator).
Öldür onu, öldür onu
Yapımda çeşitli oyun modları var; altın çuvallarının peşine düşebilir, kendi bölgemizi savunarak düşman mevzilerini ele geçirebilir, birlikte hareket edebilir ya da herkesi öldürerek hayatta kalan tek kişi olabiliriz. Karşılaşmalar genellikle 2 round üzerinden yapılıyor. Örneğin, ilk etapta düşmanları oyalayarak altın çuvallarını çalmalısınız. Çuvalları taşıdığınız süre boyunca bile XP puanı kazanıyorsunuz (ama bu esnada tamamen korunmasız haldesiniz). İkinci etapta ise, bu çuvalları korumalı ve süre bitene kadar da bu geleneği sürdürmelisiniz. İki etap toplamında en çok puanı hangi takım elde ederse, o galip geliyor. Bu arada laf açılmışken Mavi ve Kırmızı olmak üzere iki taraf bulunuyor.
Haritalar fazla büyük değil, ancak fazlaca taktik yapmanıza olanak sağlıyor. Oyunumuz TPS bakış açısına sahip. Kim nereden hareket ediyor, altın çuvalları nerede, hepsini simgesel olarak görebiliyoruz. Bir kayanın dibinde çömelerek bekleyebilir, bir çatının tepesinde keskin nişancı rolünü üstlenebilir veya direkt aksiyona girebilirsiniz. Oyuna ilk alışma evrelerinde zorluk çekebiliyorsunuz. Art arda vurulmalar sinir bozucu olabilir. Bunu da aşmak için alıştırma görevlerinde vakit geçirebilir, karşılaşmalarda da bir süre geri planda kalabilirsiniz. Tabii ki seçtiğiniz karakter de sizin belirleyeceğiniz saldırı türüne etki edecektir.
Blaster seçiyorsanız, yakın mesafe çatışmalara girmelisiniz demektir. Çünkü çift başlıklı pompalı tüfeğin etkisi, mesafe çoğaldıkça azalıyor. Deputy'de seri olarak ateş edebileceğiniz pompalı tüfeğiniz var. Uzaktan mücadele etmek istiyor ve kurbanlarınızı gizlice avlamak istiyorsanız, keskin nişancı tüfeği bulunan Troper, eğer bir şerif edasında hareket etmek istiyor ve bileğinizin hızıyla sonuca gitmek istiyorsanız Gunslinger sınıfını seçmelisiniz. Son sınıf haricinde diğer 3 sınıfın da ikincil silahı olarak bir altı patları bulunuyor.