Doç. Dr. Barış Akın, böbrek nakliyle yaşam süresinin 10 kat arttığını söylerken başarının yüzde 98'e ulaştığını açıkladı.
JFK Hastanesi Organ Nakli Merkezi Pankreas ve Böbrek Nakli Programı Direktörü Doç. Dr. Barış Akın, böbrek naklindeki başarı oranının yüzde 95-98 seviyesine ulaştığını söyledi.
Akın, Adapazarı Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlenen 'Böbrek Naklinde Güncel Gelişmeler' konulu konferansta yaptığı konuşmada, böbrek nakli yapılan hastaların yaşam süresinin 10 kat uzadığını belirtti. Böbrek yetmezliğinde diyaliz ve nakil yöntemlerinin bulunduğunu hatırlatan Akın, hastalar için en uygun yöntemin nakil olduğunu kaydetti.
Diyalizin nakil olamayan hastalara destek sağlaması açısından önem taşıdığını dile getiren Akın, ''Ülkemizde şu anda diyaliz tedavisi Avrupa ve Amerika'daki standartlarda yapılıyor. Bunu bilmek de içimizi oldukça rahatlatıyor.'' dedi. Canlılardan naklin beyin ölümü gerçekleşen kişilerden yapılan nakillerden daha avantajlı olduğunu vurgulayan Akın şu bilgileri verdi: ''Sağlıklı bir böbreği kontrollü bir şekilde nakledebiliyoruz. Bunun sonucunda daha uzun yıllar boyunca böbrek diyalize girmeden yaşamayı sağlayabiliyor. Canlıdan böbrek naklinin en önemli avantajı, sağlıklı bir böbreğin naklinin yapılıyor olması. Böbrek hiç beklenilmeden alıcıya naklediliyor, her şey kontrolümüzün altında gerçekleşiyor. Bize bunun getirdiği çok kıymetli başarı oranları oluyor. Kadavradan böbrek naklinde ise sürecin tamamlanması belki de 12 saat sürüyor. Bu süre içinde böbreği bekletmemiz gerekiyor. Canlıdan böbrek nakli ile kadavradan nakil arasındaki başarı oranındaki farklılık bundan kaynaklanıyor.''
51 BİN BÖBREK HASTASI VAR
Türkiye'de 51 bini aşkın böbrek hastası bulunduğunu, 15 bin hastanın ulusal bekleme listesinde yer aldığını ifade eden Akın, kadavradan nakille ilgili sayıyı artırabilmek için çalışmaların çoğaltılması gerektiğini söyledi.
Böbrek nakli olan kişilerde ileri derecede kalp hastalığı, kanser, Hepatit B ve C hastalığı bulunmaması gerektiğini belirten Akın, ''Böbrek nakli günümüzde yüzde 95-98 başarı oranına ulaştı, bu çok kıymetli bir değer. Nakil olan yüz kişinin 98'i, bir yıl sonrasına sapa sağlam, diyalize girmeden, sağlıklı bir şekilde ulaşıyor. Düşündüğünüzde bir yıl sonrası için yüzde 98 garanti verebileceğiniz işlemler sınırlıdır. Böbrek naklinde geldiğimiz noktada başarı oranlarımız son derece ileri seviyede.'' diye konuştu.
Diyalize giren hastaların üçte birinin şeker hastası olduklarını belirten Akın, kalp rahatsızlıklarının ilerlememiş olması durumunda şeker hastalarına da nakil yapılabileceğini ifade etti. Diyalize giren hastaların fazla vakit kaybetmeden böbrek nakli olmalarının önem taşıdığını anlatan Akın, ''Son 15-20 yılda böbreğini veren kişilerden alınan böbrekle ilgili teknolojik önemli gelişmeler oldu. Kameralı ameliyatlar yapılmaya başlandı. Böbrek verecek kişiyle alacak kişilerin kan grubunun uyması önem taşıyor. Doku uyumu da önemli. İnsanların vücudunda 6 antijenle belirlenmiş bir yapı var. Nakledilecek böbrekte 6 antijen ne kadar benziyorsa, vücudunuz onu o kadar kolay kabullenecektir. Fakat canlıdan böbrek naklinde doku uyumunun hiç olmadığı durumlarda da başarı oranı çok iyi. 'Doku uyumu önemsiz değil' demiyoruz ama doku uyumu olmasa da bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçların yeni teknolojisi sayesinde nakil son derece başarılı sonuçlar verebiliyor. Onun için diyoruz ki, 'canlıdan böbrek naklinde doku uyumu şart değil.'' şeklinde konuştu.