Microsoft, Türk firmalarının rekabet gücünü artıracak

Görevine Şubat sonu başlayan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen’in müşterileri ve iş ortaklarıyla ilk kapsamlı buluşmasında Microsoft Corporation CEO’su Steve Ballmer, Tamer Özmen’i iş dünyasına tanıttı.

Türkiye’yi Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin ile aynı kategoride değerlendirdiklerini ve önem verdiklerine ifade eden Microsoft Corporation CEO’su Ballmer, Özmen’in mobil ve İnternet sektöründeki deneyimlerinin Microsoft Türkiye’nin yeni dönemdeki stratejileri açısından büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi.

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Özmen, yaptığı konuşmada bilişim endüstrisinin Bulut stratejileri ile yeni bir devrim yaşadığını ifade ederek, böyle bir anda Microsoft Türkiye’de görev almaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

“Türkiye Bilişimle Kalkınıyor” vizyonu doğrultusunda 1993 yılından bu yana sunduğu verimliliğe odaklı ve yenilikçi yazılımlarla ve 7 binden fazla iş ortağıyla ekonomiye yüksek katma değer sağlayan Microsoft Türkiye, Şubat sonunda göreve başlayan yeni yöneticisinin liderliği ile yoluna devam ediyor. Daha önce Priceline ve Orange gibi dünya devleri olan İnternet ve mobil firmalarında görev almış olan Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, 11 Mayıs 2010 Salı günü, Çırağan Kempinski Otel’de geniş bir katılımla gerçekleştirdiği ilk büyük randevusunda kamuoyuna önemli mesajlar verdi.

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, konuşmasında “Dünya teknolojilerin öncülüğünde altı büyük devrim yaşadı. Şimdi büyük bir hızla yeni bir teknoloji devrimini karşılamaya hazırlanıyoruz. Bu değişimin arifesinde Microsoft Türkiye’ye katılmaktan büyük bir heyecan duyuyorum” dedi.

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen’in Microsoft kullanıcılarına ve iş ortakları ile mesajlarını paylaştığı bu toplantıya, Microsoft CEO’su Steve Ballmer da video konferans aracılığı ile katılarak, Türkiye ve Microsoft bulut bilişim stratejileri hakkındaki değerlendirmelerde bulundu.

Microsoft iş ortakları, müşterileri ve medyadan geniş bir katılımcı kitlesinin büyük bir ilgi gösterdiği toplantıda CEO Steve Ballmer, şunları söyledi.

“Türkiye, canlı ekonomisi ve teknolojiye yatkın, çoğunluğu gençlerden oluşan 72 milyonluk nüfusuyla bölgede ve dünyada gelişme potansiyelleri yüksek bir ülke olarak Microsoft açısından büyük önem taşıyor. Microsoft olarak Türkiye’yi Brezilya, Rusya ve Çin gibi ülkelerle aynı kategoride değerlendiriyoruz. Teknolojide küresel bir lider olan Microsoft, dijital dönüşüme yaptığı katkı ile toplumlara, kurumlara ve bireylere kendi mevcut potansiyellerini keşfetme ve hayata geçirme imkanı sunuyor. Microsoft MEA bölgesinin merkezi olan Microsoft Türkiye artık yeni bir liderle yoluna devam ediyor. Avrupa’nın önde gelen mobil operatörü Orange’dan aramıza katılan Tamer Özmen, mobil ve İnternet alanında tüketici deneyimi ile bizleri heyecanlandırıyor. Tamer Özmen’in liderliğinde üstün niteliklere sahip profesyonellerden oluşan Microsoft Türkiye ekibi, yeni fikirleri ile yeni stratejilerimizin geliştirilmesine katkıda bulunacaktır.”

Microsoft Orta Doğu ve Afrika Başkanı Ali Faramawy ise Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen’den söz ederken, “Microsoft olarak daima değişim yaratan liderlerle çalıştık. Sayın Tamer Özmen ile Microsoft Türkiye’nin yeni ufuklara yelken açacağına inanıyorum” dedi.

Yepyeni bir dönem başlıyor

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, yaptığı sunumda dünyada elektrik, uçak, TV, PC, İnternet, mobil iletişim ve yakınsama gibi teknolojilerle önemli dönüşümler yaşandığına işaret ederek, bugün ise insanlığın bulut bilişim devrimi ile yeni bir döneme tanıklık ettiğini söyledi.

Priceline ve daha sonra Orange gibi İnternet ve mobil sektörlerinin lider firmalarındaki yöneticilik deneyimi sırasında, iki dönüşümün bütün boyutlarını yakından görme fırsatı bulduğunu ifade eden Özmen, “Böyle bir dönemin Türkiye’ye sunduğu potansiyeller itibarıyla Microsoft Türkiye’de yönetici olarak görev almış olmam beni mutlu ediyor” dedi.

Özmen konuşmasına şöyle devam etti:

“Microsoft Türkiye seçimini yaparken iki ana konu beni etkiledi; İlki, Microsoft’un sahip olduğu geniş ürün portföyü. Microsoft, kurumsaldan, KOBİ’ye, ERP’den, CRM’e, İnternet servislerinden, donanım ürünlerine, çok kapsamlı ve hayatı kolaylaştıran, yenilikçi ve teknolojilerin buluştuğu bir ürün portföyü ile müşterilerine zengin seçenekler sunuyor. Bir diğeri ise, yıllardan beri üzerinde konuştuğumuz ama bir türlü gerçek değere dönüşemeyen Türkiye potansiyeli idi. Türkiye’de BT sektöründe yatırımın % 80‘i donanıma, % 20’si ise yazılım ve servislere harcanıyor. Bu dağılım, G8 ülkelerinde % 30 donanım, %70 yazılım ve servisler şeklinde gerçekleşiyor. Yani tam tersi bir durum söz konusu. Bu arada Fransa, Almanya, İngiltere’de yazılım ve servis harcamalarının GSMH’ya oranı Türkiye’nin 11 katı. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin tamamının inovasyon ve üretim performanslarını artırmaya odaklandığını görüyoruz. Ülkemizin Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerle rekabet edebilmesi için, üretim kalitesini artırmamız, rekabetçi fiyatlarla mal ve servis üretmemiz, bu üretilen malların ve servislerin kalitesinin iyi olması ve en önemlisi inovasyonumuzla bu ülkeleri yakalamamız gerekiyor. Microsoft bütün stratejisini yazılım teknolojisi ve ürünleriyle müşterilerinde inovasyonu ve üretim kalitesini artırmak üzerine inşa etmiştir. Bu nedenle iş ortaklarımızla ve müşterilerimizle bugünden itibaren yeni bir dönem başlatıyoruz”.

Hedeflerimizi büyüttük

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, küresel rekabet ortamında şirketlerin başarılı olabilmeleri için kendi farklılıklarını ve üretim kalitelerini öne çıkarmaları gerektiğini, bunun da inovasyon yetkinliklerini artırarak mümkün olduğunu söyledi. Microsoft’un bilişim okuryazarlığını geliştirme anlamında ülkemizde önemli yatırımları olduğuna dikkat çeken Özmen, sözlerini şöyle tamamladı:

“Microsoft Türkiye bugüne kadar hiçbir karşılık beklemeden yaptığı çalışmaları, ben de göreve başladığımda öğrendim. Örneğin, Microsoft Türkiye, 600,000 bin öğretmene eğitim sağladı. 100.000 öğrenciye ücretsiz yazılım lisansı dağıttı. Toplumun hemen her kesiminden (öğrenci, kadın, gençler, engelliler, işsizler) 150,000 vatandaşımıza ücretsiz temel bilgisayar kullanımı eğitimi götürdü. Kar amacı gütmeyen kurumlara ise son 5 senede yaklaşık 12 milyon dolarlık bağış yaptı. Bu nedenle çalışanlarımız ve iş ortaklarımızla birlikte ülkemizi yeni ufuklara taşımak benim için olabilecek en büyük gurur kaynağı olacaktır”.